Etiketler

, ,

Aynı yarımadanın sırt sırta iki koyunu kaplamış Kotor ve Tivat’ın arası kara bağlantısını sağlayan tünelden giderek 10-11 kilometre kadar yani onbeş dakika. Kotor otobüs terminalinden (AutoBoka) kalkan araçlarla 2,5 Euro vererek ulaşabiliyorsunuz.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Minik bir yerleşim birimi olan Tivat’ı büyük olasılıkla lüks yatlarla dolu Porto Montenegro’su için görmek istiyorlardır. Geçmişin miniminnacık sahil yerleşkesinde şu an Marmaris misali yatlar ve ışıltılı mekanlardan başka hiçbir şey yok nitekim. Bolca da inşaat. Ama bir de müzesi var Tivat’ın sanayileşme sürecini anlattığı kadar Karadağ’ın yakın tarihine de ufak bir ışık tutan. Kış olduğu için olabilir, giriş ücreti istemediler. İki katlı Maritime Heritage müzesinde (Zbirka Pomorskog Nasljeđa) anlatılan tüm tarihi doya doya okudum. Bahçesindeki denizaltılar etkileyici.

Savaş yıllarının önemli deniz üssü şimdinin milyoner yatı durağı. Savaş gemilerinin bakım-onarım limanı olduğu yıllarda müze de kereste fabrikasıymış. 1889 yılında Maritime Arsenal’in kuruluşuyla başlayan hareketlenme süreci, turizmin ilk adımı kabul edilen 1958 Mimoza Oteli inşaatı ve derken Kanadalı bir milyarderin yatırımlarıyla Adriyatik’in ilk lüks marinası haline geldiği bu günlere kadar varmış. (Kaynak)

Benim için Tivat gezisinin en güzel ve heyecanlı yanı dönüş yoluydu. Tivat beni kesmeyince doğal güzellikleri içime sindire sindire yürümek istedim otobüse binmek yerine. Lovćen dağının uzattığı kolun oluşturduğu Vrmac yarımadasını kıyın kıyın dolanıp Kotor’a varmak ne kadar zor olabilirdi ki?

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Kotor kent merkezine kadar sahil yolu var ve gerçekten olağanüstü bir görsel şölene boğuluyorsunuz Kotor Körfezi boyunca giderken.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Ancak karşınıza çıkan minik ve sevimli mekanların cazibesine kapılmamanızı öneririm çünkü “aha şurayı dönünce Kotor’dur artık”, “kesin bu köşeyi dönünce Kotor” diye döne döne helak olunan burunlar bitmek bilmiyor ve tam vardım sanarken karşı kıyıda Perast’ı görüvermek çok ciddi bir hayal kırıklığı yaratıyor.

Öte yandan Kotor’un diğer tarafında yer alan Perast’ı karşıdan izleyebilmek büyüleyici.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Mesafenin ne kadar olduğunu gösteren tek tabela var ve o da saatlerce yürüyüp dünyanın köşesini döndüğünüz, havayı iyice kararttığınız, ama Kotor’un ışıklarını da karşınızda görebildiğiniz için artık geldiğinize kesin inandığınızda ortaya çıkıyor: Kotor 8 km. Sonuç olarak bilmeden tepilen yol beş saatte tamamlanabildi ama beynime olağanüstü görüntüler işlendi. Hatta gece uykumda bile fotoğraf çekiyordum.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Yolun bazı yerleri yürümek için çok elverişli, bazı yerler sadece araba yolu olduğu için biraz ürkütücü, ama sürücüler özenli.

Lepetane’ye geldiğinizde karşı kıyıya (Kamenari) kısa yoldan ulaşımı sağlayan feribotların işleyişini izleyin. Belki bir daha göremezsiniz, köprü yapacaklarmış buraya. Körfezin en dar kısmında balık tutanları fotoğraf karesine sığdırın. Yoldaki bakkallardan içeceğinizi alıp yola devam edin. Buraların yazın ne kadar kalabalık olacağını düşünüp haince sevinin. Kotor’a yaklaşırken sıklaşan plajların tek turisti olun. Kotor Kalesinin ve surların gece aydınlatmasında yan yatmış kalp gibi ya da gitar gibi görünüşünü karşıdan izleyin (Sevgililer Gününde ayrı bir sürpriz oluyor). Bu özel günlerinde bu yarımadayı bisikletle gezen ve öpüşüp koklaşan çifte gülümseyin diyeceğim ama çok sık rastlanmaz sanırım 🙂

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

*********************

[Beş saatlik yürüyüşe videolarla dahil olmak için tıklayın]

[Körfezin haritası için tıklayın]